("Kader Ne Değildir?", Dil ve Edebiyat dergisi, Sayı 173, Mayıs 2023)
İbni Haldun’un "Coğrafya
kaderdir." sözündeki - gerçi bu söz ona ait değildir - ‘kader’ ile
coğrafyanın kendisi değil, neden oldukları kastedilir. "Deprem
kaderdir." veya "Deprem kaderde vardır." yargılarıyla kastedilen
şey de aynı bunun gibi devasa yer kabuğu tabakalarının kırılıp yer değiştirmesinin
kaderde yer almasından çok bunun sonucu olarak binlerce insanın can vermesinin,
yaralanmasının, göçük altında kalmasının, acı çekmesinin tanrı tarafından
planlandığını vurgulamaktır. Böyle bir hükme varabilmek için mutlaka ‘kader’
sözcüğünü dilimizde hangi anlamlarda kullandığımızı irdelememiz ve ‘kader’
anlayışımızı sorguya çekmemiz icap eder. İyi de ‘kader’in ne olduğu üzerine şimdiye
kadar düşünülmemiş midir? Cebriyyesinden kaderiyyesine yüzyıllar boyunca
yapılmış kelamî tartışmaların tarihî eserlerde ve ilahiyat çalışmalarında kapladıkları
yer göz önünde bulundurulduğu takdirde bu bahis çerçevesinde fazlasıyla
düşünülmüştür diyebiliriz. Ben bu yazıda bunlara hiç değinmeksizin - negatif
teoloji yöntemine atfen - negatif semantik metoduna yeltenerek ‘kader’in ne
olmadığı üzerinde yoğunlaşmayı hedefliyorum. Bundaki nihai amacım en azından bu
yazıyı okuyanların ‘kader’ anlayışlarını az da olsa gözden geçirmeleri, akabinde
kaderden ne anladıkları netleştikten sonra gündemle alakalı olarak depremin kader
olup olmadığına kendileri karar vermeleri.
AŞAĞIDAKİ BAĞLANTIDAN YAZININ DEVAMINI OKUYABİLİR VEYA YAZIYI İNDİREBİLİRSİNİZ:
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder