Türkçedeki Anlam Ayırtıları

   ("Türkçedeki Anlam Ayırtıları", Dil ve Edebiyat dergisi, Sayı 177, Eylül 2023)

Bir şeye kıymet biçerken onu benzerleriyle kıyaslarız. Dillerde de böyledir. Örneğin Türkçeye zengin ya da fakir bir dil diyebilmemiz için, onu başka dillerle muhtelif ölçütlerle mukayese etmemiz şarttır. Dile varsıllık vasfı kazandıracak en büyük kıstasın ne olduğu ise tartışmaya açıktır. Kimine göre kelime sayısı, kimine göre kavram çokluğu, kimine göre edat ve bağlaç çeşitliliği, kimine göre fiil çekim imkanları kazananı tayin eder. Dil bir ifade vasıtası olduğundan, başka bir tabirle dili kullanmanın temel amacı meramı ifade etmek olduğundan, bu yazıda dili zenginleştirmesi işleviyle anlam ayırtıları (Fr. nuance) üzerinde duracağız.

Türkçenin eski dönemlerine gidildikçe farklı manalar taşıyan sözcüklerin zaman geçtikçe anlamca birbirine yakınlaştığı tespit edilmiştir. Nitekim ıslak-yaş, iri-kocaman gibi sıfatlar böyledir. Aynı şey fiiller için de geçerlidir: Dilemek-istemek, kıvırmak-bükmek, çevirmek-döndürmek gibi eylemlerin anlamlarını birbirinden ayırt etmek oldukça güçtür. Sözlükler bir sözcüğü açıklarken işbu anlam özdeşliklerinden istifade ederler. Mesela dört yaşındaki çocuğunuz size "Darılmak ne demek?" diye sorduğunda kelimenin anlamını uzun uzadıya izah etmek yerine onun sahip olduğu kelime haznesinin yardımıyla "Gücenmek demek." diye cevaplayabilirsiniz. Onu da mı bilmiyor? "İncinmek". Onu da bilmiyorsa alternatifleri çok: Alınmak, kırılmak, küsmek. En azından küsmenin manasını biliyordur ve bu sizi açıklama yapmaktan kurtarır.

AŞAĞIDAKİ BAĞLANTIDAN YAZININ DEVAMINI OKUYABİLİR VEYA YAZIYI İNDİREBİLİRSİNİZ:

Türkçedeki Anlam Ayırtıları


Hiç yorum yok :